TR EN
logo
  • SAYILAR
  • ANALİZLER
  • İNFOGRAFİK
  • SÖYLEŞİLER
  • VERİTABANI
  • MÜSLÜMAN DÜNYADAN SESLER
  • HABERLER
  1. ANASAYFA
  2. ANALİZLER
  3. Uluslararası Hukukçuların Gözünden Sumud

Uluslararası Hukukçuların Gözünden Sumud

PLATFORM
65
01 Ekim 2025 Çarşamba
Paylaş
İsrail’in Filistin’e yönelik ablukasını aşmayı hedefleyen Küresel Sumud Filosu, Gazze’ye deniz yoluyla insani yardımın erişimini mümkün kılacak güvenli ve sürdürülebilir bir koridor oluşturmayı amaçlamaktadır. İLKE Vakfı “Platform Projesi: Müslüman Dünyanın Gündemi” ekibi olarak, bu inisiyatifin sahadaki dinamiklerini, motivasyon kaynaklarını ve uluslararası hukuk bağlamındaki yerini anlamak üzere akademisyenlerle gerçekleştirdiğimiz röportajlardan kesitleri sizlere sunuyoruz.
Prof. Dr. Berdal Aral, Platform için yanıtladı:

Uluslararası hukuk bağlamında Sumud Filosu’nun Gazze’ye gitme girişimi nereye tekabül eder? Bu girişimin deniz ablukası, insani yardım ve uluslararası insancıl hukuk ilkeleri ışığında hukuki altyapısı nedir?

İsrail'in 2007'den bu yana Gazze'ye yönelik olarak uygulamış olduğu askeri kuşatma ve ölümcül abluka, hem bir toplu cezalandırma olarak ‘insanlık suçu’ hem de 7 Ekim 2023’ten bu yana devam Gazze ‘soykırım’ının önemli bir ayağını oluşturmaktadır. 1948 tarihli Soykırım Sözleşmesi çerçevesinde, taraf devletlerin bu soykırımı engelleme yükümlülüğü vardır. Ne var ki, bunlar ne İsrail’in soykırımcı saldırganlığını engelleyebilmiş ne de ablukanın sona ermesini sağlayabilmiştir. Uluslararası Adalet Divanı, Ocak 2024'te almış olduğu ihtiyati tedbir kararında, Gazze'deki durumu ‘soykırım’ olarak nitelendirirken, buraya acil insani yardım yapılmasını istemiştir.

Uluslararası hukuka göre, hiçbir devlete ait olmayan açık denizde seyir hakkı (right of navigation) tüm devletlere ve onların vatandaşlarına tanınmış bir haktır.  Devlet-dışı aktörlerin de açık denizde gemilerle ya da başka deniz araçlarıyla serbest seyir hakkı vardır. Herhangi bir devlete ait gemiler ya da hava araçları açık denizde seyreden deniz vasıtalarına, korsanlık ya da uyuşturucu kaçakçılığı gibi yasadışı faaliyetlerde bulunmadığı sürece müdahale edemez. Böyle bir şeye tevessül etmesi durumunda, yasa dışı güç kullanmış ve hatta ‘korsanlık’ yapmış olur. Gazze’ye insani yardım götürme çabası içindeki devlet-dışı aktörlere ait olan deniz vasıtalarının Gazze’nin karasularında İsrail müdahalesine maruz kalması durumunda, bu durum en az iki açıdan uluslararası hukukun vahim bir ihlâli olacaktır: Birincisi, Birleşmiş Milletler’in de defalarca teyit ettiği üzere, Gazze, Filistinlilere ait bir toprak parçasıdır. İsrail burada işgalci durumundadır; ikincisi, soykırım ve abluka ‘uluslararası suç’tur. Bunlar erga omnes yükümlülük ihlâlidir; yani bu eylemler aynı zamanda tüm insanlığa ya da uluslararası topluma yönelik ihlâllerdir.  Devletlerin acziyet sergilediği bir hususta, uluslararası toplumun bir parçası olan sivil toplumun devreye girerek Gazze’ye temel ihtiyaç maddeleri götürmesi ve böylece bu korkunç ablukayı delmesi ve belki de bütünüyle ortadan kaldırılmasına katkı sağlaması, her açıdan uluslararası hukuka son derece uygundur.

 

Doç. Dr. Ali Osman Karaoğlu, Platform için yanıtladı: 

16 ülkenin Dışişleri Bakanlıkları üzerinden Sumud Filosu’nun güvenliğine ilişkin yaptığı açıklama neyi garanti eder; hukuki ve diplomatik sonuçları nelerdir?

Aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 16 ülkenin Küresel Sumud Filosu’na ilişkin açıklaması esas itibarıyla uluslararası hukukta devletlerin var olan bir hakkını vurgulamaya yöneliktir. Bu hak diplomatik himaye yoluyla vatandaşlarını koruma hakkıdır. Uluslararası hukukta bir devletin vatandaşları o devletin uzantısı sayılır. Bu anlamda vatandaşa verilen zarar devlete verilmiş gibi kabul edilir. Ancak bu durumda ilgili devletlerin takdir hakkı söz konusudur. Devlet, dilerse vatandaşına verilen zararı sorumluluk hukukunu işleterek bizatihi kendisi takip edebilir. Bu takip dava yoluyla olabileceği gibi, yaptırım ya da diğer diplomatik yollarla da yapılabilir. Nitekim Mavi Marmara olayında İsrail’e karşı işletilen sorumluluk anlaşması ile neticelenmiş ve İsrail tazminat ödemiştir. Bu anlamda Sumud Filosu’nda vatandaşları olan her devlet bu sorumluluğu işletme hakkına sahiptir.

Diplomatik himayenin zarar doğmadan önce sağlanması da mümkündür. Nitekim bahsi geçen 16 devlet arasında bulunan İspanya, Sumud Filosu’na koruma sağlamak üzere savaş gemisi yollayacağını açıklamıştır. Belirtmek gerekir ki somut olay açısından bu durum uluslararası hukuka uygundur. Birincisi uluslararası hukuka göre açık denizlerde sivil gemilerin de savaş gemilerinin de seyrüsefer serbestisi söz konusudur. İkincisi Sumud Filosu açık denizden Filistin (Gazze) karasularına doğru yol almaktadır. Bu anlamda İsrail’in karasularına girmemektedir. İsrail’in hukuksuz şekilde o bölgeyi kendi deniz yetki alanı haline getirmiş olması durumu değiştirmemektedir. Üçüncüsü ise Filistin’in Gazze kıyılarından kaynaklanan deniz ülkesi İsrail’in işgali ve ablukası altındadır. Bu işgal ve ablukanın hukuka aykırı olduğu hem Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) hem de Uluslararası Mahkeme kararlarında tespit edilmektedir. Bu anlamda İsrail’in ablukayı bahane ederek müdahale etmesi de silahlı saldırı teşkil edecektir ki bu durumda İspanya’nın meşru müdafaa hakkı doğacaktır.

Paylaş

PLATFORM

...

Son İçerikler
Temel Hak ve Özgürlükler
Organizatörlerin Gözünden Sumud
01 Ekim 2025
Temel Hak ve Özgürlükler
Uluslararası Hukukçuların Gözünden Sumud
01 Ekim 2025
Temel Hak ve Özgürlükler
Aktivistlerin Gözünden Küresel Sumud Filosu
30 Eylül 2025
Kültür ve Sanat
İslam Şehirleri ve Modern Kentleşme
30 Eylül 2025
Toplumsal Meseleler
İsrail’in Doha Saldırısı: Arabuluculuk, Körfez Güvenliği ve Güç Dengeleri
15 Eylül 2025
Çok Okunanlar
Toplumsal Meseleler
Güney Kore Müslüman Topluluğu Üzerine Kısa Bir Analiz
20 Ekim 2022
Ekonomi
İsrail Boykotunun Ön Sonuçları
17 Ocak 2024
Kültür ve Sanat
Yeniden Eskiye Bakmak: Yeni Mardin’de Geleneğin İcadı ve Canlandırmacı Mimarlık
17 Kasım 2023
Kültür ve Sanat
Farha: Sinemanın Nekbe’ye Şahitliği
21 Kasım 2023
Düşünce
Filistin’de Bir Hayat Tarzı Olarak Direniş
16 Eylül 2024
logo

Platform: Müslüman Dünyanın Gündemi, Müslüman toplumların fikrî, siyasi, sosyal, ekonomik ve kültürel gündemlerini takip ve tahlil edip Müslüman dünyaya dair güncel ve özgün perspektifler sunmayı amaçlayan bir yayın organı olarak İLKE İlim Kültür Eğitim Vakfı bünyesinde kurulmuştur.

  • SAYILAR
  • Analizler
  • İNFOGRAFİK
  • Müslüman Dünyadan Sesler
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • İLKE ANASAYFA
  • platform@ilke.org.tr
  • (0216) 310 43 18
  • Aziz Mahmut Hüdayi Mah.Türbe Kapısı Sk. No: 13Üsküdar, İstanbul

Copyright © by NG. Bütün Hakları Saklıdır