İklim Değişikliği İnsani Yardımın Geleceğini Nasıl Etkileyecek?
İnsani yardım kuruluşları ikinci dünya savaşından bu yana yoğunluğu artan bir şekilde uluslararası arenada çeşitli krizlere müdahale ediyor. Bu kurumlar bir yandan insan hayatını korumaya ve kurtarmaya yönelik çalışmalarını sürdürürken bir yandan da değişen ve dönüşen dünyanın güncel gelişmelerine uyum sağlamaya devam ediyor. Yardım kuruluşlarının ayak uydurması ve belki de gidişatı belirlemesi gereken trendlerin bazıları zamanla ortadan kalkmışken bazıları ısrarlı bir şekilde günümüze ulaşmış ve gündemi belirler durumda.
Son on yılda insani yardım aktörlerinin gündemini belirleyen en etkili dönüm noktası 2016 yılında BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon’un girişimiyle BM OCHA tarafından İstanbul’da organize edilen Dünya İnsani Zirvesi oldu. Zirve sonrasında yayımlanan bildiriyle birlikte yerelleşme, büyük uzlaşı, insani yardım, kalkınma ve barış “nexus”u başta olmak üzere pek çok ajanda insani yardım aktörlerinin gündemini kalıcı olarak değiştirdi.
İklim değişikliği ve çevre konusu zirve esnasında gerçekleşen yedi yuvarlak masa toplantısından birinde kendine yer bulmuş olsa da zirvenin gerçekleştiği dönemde gündemi daha çok çatışmalar belirliyordu. Bu durum da zirve sonucunda ortaya konan ajandalar, hedefler ve temel sorumluluklar üzerindeki etkisini hissettiriyordu. Bu durum yalnızca 2016 BM Zirvesi’ne has bir durum olmadığı aşikardır. Hugo Slim’e göre de uzun bir süredir insani yardım aktörlerinin düşünce dünyasını ve operasyonel kapasitesini çatışmalar şekillendiriyor (Slim, 2023). Bu çatışmalar varlığını sürdürürken bunun yanında iklim krizinden kaynaklı insani güvenliği tehlikeye düşüren problemler yaşanmaktadır. Bu durum insani yardım faaliyeti yürüten aktörlerin bir yandan siyasi çatışmaların getirdiği sorunlarla mücadele ederken bir yandan iklim krizinden etkilenen bölgelerle ilgilenmesi gerekliliğini doğurmuştur.
İklim krizi insani bir krizdir
Bugün geldiğimiz noktada iklim değişikliği, çevresel etki ve sürdürülebilirlik konuları insani yardım aktörlerinin gündemini hiç olmadığı kadar meşgul ediyor ve gelecekte daha da fazla edecek. Küresel İnsani Bakış Raporu’na göre iklim değişikliği dünya genelinde insani krizlere sebep oluyor. İklim krizine karşı en savunmasız 15 ülkeden 12’sinde uluslararası insani yardım müdahalesi mevcut. İklim değişikliğinin yıkıcı etkileri insan sağlığından ekolojiye geniş bir alanda görülüyor. Söz konusu rapora göre bu yüzyılın sonunda aşırı sıcaklardan kaynaklı ölümlerin bütün kanser ve bulaşıcı hastalıklardan kaynaklı ölümlerle kıyaslanabileceği öngörülüyor (OCHA, 2023).
Save The Children’a göre 2023 yılında insani yardım ihtiyacına sebep olan durumların başında iklim krizi geliyor. Bir milyar 200 milyon civarında çocuk iklimle ilgili hastalıklardan etkilenme riskiyle karşı karşıya (“The Top 5 Trends Driving Humanitarian Need”, 2023). İklim değişikliğinin ve özellikle yükselen sıcaklıkların çocuklar üzerindeki etkileri çok tehlikeli. Yüksek sıcaklıklar milyonlarca aile için daha az gıda güvencesi, daha fazla kirli su tüketimi, daha az gelir ve daha kötü bir sağlık durumu demek. Çocukların bağışıklık sistemi henüz gelişmekte olduğu için kirlilik ve hastalıklara yetişkinliklere nazaran daha korumasızlar. Krizler sebebiyle yıkılan evler, okullar, çocuk bakım merkezleri çocukların fiziksel ve ruhsal halini olumsuz etkiliyor. ("Climate Change Is a Grave Threat to Children’s Survival", t.y.) Birleşmiş Milletler’e göre milyonlarca aile açlık ve göç etme arasında tercihte bulunmak zorunda kalacak ("World Faces 'Climate Apartheid' Risk", 2019). İklim krizinin yıkıcı etkilerinin görülmeye başladığı bu günlerde insani yardım aktörlerinin hiç vakit kaybetmeden hangi alanlara odaklanması gerektiği konusunda önemli ipuçlarını yakalamak mümkün.
İklim krizinin yıkıcı etkilerinin görülmeye başladığı bu günlerde insani yardım aktörlerinin hiç vakit kaybetmeden hangi alanlara odaklanması gerektiği konusunda önemli ipuçlarını yakalamak mümkün.
İklim değişikliğinden kaynaklı ortaya çıkan felaketler insan hakları ihlallerinde artış, geçim kaynaklarının aksaması, yerinden edilmelerin artması, hastalıkların yayılması, küresel halk sağlığının kötüleşmesi ve en genelde daha fazla insanın hayatını kaybetmesi gibi insani kriz risklerinin artmasına neden oluyor. Örneğin 2021 yılında yaşanan ve yeni kaydedilen iç göçlerin (23,7 milyon insan) yüzde altmıştan fazlasını afetler tetikledi. Geçmişte çatışmalar nedeniyle mülteci durumuna düşmüş insanlar, çatışmaların sona ermesiyle ülkelerine ve topraklarına döndüklerinde mevcut kırılganlıklarına ek olarak artık iklim krizinin etkileriyle de yüzleşmek durumundalar. 2021 yılında, çatışma sonrası topraklarına dönmüş olan insanların neredeyse tamamı iklim kaynaklı krizlerin en çok tehdit ettiği ülkelerin vatandaşıydı. Bu durum bu ülkelerde güvenli ve sürdürülebilir bir çözüme ulaşmayı çok zorlaştırıyor ("The Climate Crisis Is a Humanitarian Crisis", 2022).
Geçmişte çatışmalar nedeniyle mülteci durumuna düşmüş insanlar, çatışmaların sona ermesiyle ülkelerine ve topraklarına döndüklerinde mevcut kırılganlıklarına ek olarak artık iklim krizinin etkileriyle de yüzleşmek durumundalar.
Dünya genelinde çalışma yapan insani yardım aktörleri için aktif oldukları ülkelerin nasıl bir riskle karşı karşıya olduğunu anlamaları önem arz ediyor. İnsani Müdahale Planı’nın aktif olduğu 53 ülkeden 30’u iklim değişikliğinin etkileri açısından büyük tehdit altında. İklim değişikliğinin olumsuz etkileri maruz kalma, hassasiyet ve uyum sağlama kapasitesi açısından değerlendirildiğinde en savunmasız ülkeler aşağıdaki Şekil 1’deki gibi karşımıza çıkıyor: (OCHA, 2022).
Şekil 1. İklim değişikliğiyle mücadelede en savunmasız ülkeler, 2022
Kaynak: OCHA
İnsani yardım aktörleri geçmişten aldıkları dersler ve edindikleri tecrübeler ışığında geleceğe en iyi şekilde hazırlanmalıdır. Afetlerden edinilmiş geçmiş tecrübelerin gelecekteki bazı krizlerde faydalı olabileceği söylense de iklim değişikliği söz konusu olduğunda bir bilinmeze doğru gittiğimizi söylemek de çok hatalı olmaz. ALNAP Adapting Humanitarian Action to the Effects of Climate Change başlıklı raporunda afetleri “bilinenler”, “tam olarak anlaşılamayanlar” ve “bilinmeyenler” olarak üçe ayırıyor. Geçmiş tecrübelerin “bilinen” afetlerin tekrar etmesi durumunda işe yarayacağını öngörmek mümkün olsa da “tam olarak anlaşılamayan” ve “bilinmeyen” afetlerde işe yaramayabileceğini söylemek çok zor değil ( Geoffroy vd., 2021).
İnsani Yardım Çalışmaları ve Çevre
Amacı insanların hayatını kurtarmak ve acılarını dindirmek olan insani yardım misyonunun çevreyle ilişkisi bugüne kadar çok fazla gündeme gelen bir konu değildi. Günümüzde ise her alanda olduğu gibi insani yardım aktörlerinin de çevreye olumsuz etkilerinin ölçülmesi ve zararlı etkilerinin azaltılması hedeflenmektedir. Daha da önemlisi insani müdahale programlarına “çevre” başlığının entegrasyonu ana hedeftir. Bir acil durumun ilk aşamalarında çevresel etkilerin göz önünde bulundurulması, kriz veya afete neyin sebep olduğunu anlamada, riskleri azaltmada ve tekrar etmesini önlemede faydalı olabilir. İnsani yardım müdahalesi sonunda ortaya çıkacak olan atıkların planlamasının en baştan yapılması, havayı, suyu ve toprağı koruyarak krizden etkilenmiş toplulukların sağlık ve hijyen koşullarının olumsuz etkilenmesine engel olacaktır. Doğal kaynakların korunması toplulukların geçim kaynaklarının zarar görmemesini sağlayacaktır. Risk azaltıcı ve önleyici müdahaleler bir sonraki şokun etkilerini azaltarak insanların gördüğü zararı azaltmada faydalı olacaktır ("Environment and Humanitarian Action", t.y ). Bu bağlamda insani yardım çalışmaları ve çevre konusunu birlikte ele alan yarı resmî “İnsani Yardım ve Çevre İşbirliği Ağı” EHA Network 2014 yılından beri faaliyetlerini sürdürmektedir ("About EHA", t.y).
İnsani Yardım Aktörlerine İklim Değişikliği Bağlamında Tavsiyeler
İnsani yardım aktörleri etkili ve bütüncül bir müdahale için dayanıklılık artırma, afet risk azaltma ve öngörülü müdahale içeren programları tasarlayabilecek ve uygulayabilecek kapasitede olmalıdır. İklim değişikliği krizleri pek çok “bilinmeyen”i bünyesinde barındırdığı için insani aktörler bilinmeyenle baş edebilmek adına birey, program ve organizasyon seviyesinde esneklik gösterebilmelidir. İnsani yardım aktörleri, iklim değişikliğine ek olarak çatışmalardan da etkilenen bölgelerde kalkınma faaliyetleri yürüten aktörler ve devlet yetkilileriyle çalışarak çatışma ve iklim değişikliğiyle ilgili programlar uygulayabilmelidir. “Yakın bir gelecekte insani yardım çalışmalarını çevre etkisi, sürdürülebilirlik, karbon salınımı, geri dönüşüm, plastik kredisi, iklim değişikliği ve küresel ısınma gibi başlıklarda daha çok konuşuyor olacağız. Kendisini geleceğe iyi hazırlayan kurumlar bir adım önde olacak.”
*Fotoğraf: Ömer Ürer/AA
Kaynakça
About EHA, (t.y.). Erişim adresi: https://ehaconnect.org/about/
Climate Change Is a Grave Threat to Children’s Survival. Erişim adresi: https://www.savethechildren.org/us/what-we-do/emergency-response/climate-change.
de Geoffroy, V., Grunewald, F., Bhatt, M., and Knox Clarke, P., (2021). Adapting Humanitarian Action to the Effects of Climate Change: An ALNAP Lessons Paper. Erişim adresi: https://www.alnap.org/help-library/alnap-lessons-paper-adapting-humanitarian-action-to-the-effects-of-climate-change
Environment and Humanitarian Action. Erişim adresi: https://reliefweb.int/topics/environment-humanitarian-action.
Hugo, 2. (2023). Humanitarians and the Climate Emergency The Ethical, Practice and Cultural Challenges. Erişim adresi: https://gppi.net/2023/06/28/humanitarians-and-the-climate-emergency.
OCHA. (2022). Global Humanitarian Overview 2023: Annual Report. Erişim adresi: https://reliefweb.int/report/world/global-humanitarian-overview-2023-mid-year-update-snapshot-18-june-2023#:~:text=As%20of%20mid%2DJune%202023,and%20other%20types%20of%20plans.
The Climate Crisis Is a Humanitarian Crisis, (2022). Erişim adresi: https://humanitarianaction.info/article/climate-crisis-humanitarian-crisis
The Top 5 Trends Driving Humanitarian Need in 2023. Erişim adresi: https://www.savethechildren.org/us/charity-stories/trends-driving-humanitarian-need#:~:text=Food%20insecurity%20has%20soared%20globally,to%20tackle%20the%20unprecedented%20crisis.
World Faces “Climate Apartheid” Risk, (2019). Erişim adresi: https://news.un.org/en/story/2019/06/1041261
Talha Keskin
İHH Vakfı Uluslararası İlişkiler Koordinatörü olarak çalışmalarını sürdürmektedir....